EĞİTİMCİ YAZAR MEHMET KILIÇOĞLU YAZDI: "TÜRK EDEBİYATINDA ANADOLU'DA KALMAYAN ROMAN KAHRAMANLARI..! ANADOLU'DA KALAN ROMAN KAHRAMANLARI..?"


TÜRK EDEBİYATINDA ANADOLU'DA KALMAYAN ROMAN KAHRAMANLARI..! ANADOLU'DA KALAN ROMAN KAHRAMANLARI..?
Türk edebiyatında 1940'lara ,50'lere kadar Anadolu'da kalan roman kahramanları çok azdı. Neredeyse iki üç taneydi. Sabahattin Ali'nin Kuyucaklı Yusuf'u ve bir iki kahraman daha.. Çünkü roman yazarları da Anadolu'da kalmıyordu.
Anadolu'da kalmayan en ünlü roman kahramanları, Çalıkuşu-Feride ve Yaban-Ahmet Celal'dir. Hepimizin çok sevdiği ,okurken heyecan yaşadığı Çalıkuşu'nun Feride öğretmendir. Bir aşk küskünü-kırgını idealist öğretmen Anadolu'da İki üç şehirde kalır sonunda barıştığı nişanlısıyla evlenmek için İstanbul'a döner. Çünkü, yazar Reşat Nuri'de görev gereği Anadolu'da bulunmuştur. Asıl yaşadığı yer İstanbul'dur.
Yaban romanının kahramanı bir kolunu Çanakkale Savaşı'nda kaybetmiş, Anadolu'ya emir erinin köyüne gitmiş Ahmet Celal'dir. Ahmet Celal, Kurtuluş Savaşı sırasında köylüleri Mustafa Kemal'in yanında savaşın diye uyarır. Onlara düşman askerine karşı Mustafa Kemal'in yanında yer alın der. Ancak köylüler onu bir Yaban olarak görür. Onun yanında yer almaz. Düşman köye girince de gönül verdiği kızı alıp köyden uzaklaşmak ister. Yani Ahmet Celal de köy de kalmayan bir roman kahramanıdır. Çünkü Y. Kadri, Anadolu'da yaşayan bir yazar değildir. Mustafa Kemal istediği için Anadolu'yu gezip kitabını yazan bir yazardır.
1950'lilerden sonra, Köy Enstitülü yazarlar, romanlarıyla köyü, köy insanını anlatırlar. Kendileri Anadolu'da yaşayıp orada kaldıkları için roman kahramanları da Anadolu'yu terk etmez, şehirlere gitmez.
Bir Fakir Baykurt, köyden gelmiş köye gitmiş. Roman kahramanları da köyde kalır. Yılanların Öcü, kahramanları Irazca, Kara Bayram ve üç kağıtçı muhtar Haceli de hep köyde yaşarlar.
Yine Talip Apaydın'ın romanları, Köylüler, Vatan Dediler'in kahramanları Molla Mahmut ve asker arkadaşı Haceli. Kurtuluş Savaşı boyunca düşmanla savaşır ve vatan kurtulduktan sonra da köylerine dönüp yoksul hayatlarına köylerinde devam ederler.
Böylece, Türk romanı,1950'lerde, gerçek doğasına, gerçek kişilerine, gerçek anlatımına ulaşır. Eleştirmen Doğan Hızlan, bir yazısında diyor ki "Köy Enstitülü yazarların roman ve öykülerini okumadan, Türkiye'nin insanını, sosyolojisini anlayamayız. Köy enstitülü yazarlar ve kitapları çok önemlidir."
Bizler, Türk romanının tarihsel gelişimini iyi inceleyip iyi bilmeliyiz, derim..
MEHMET KILIÇOĞLU
YAZARIN DİĞER YAZILARI
BİR TÜRKÜ TUTTURMUŞUM..!
BAYRAMLAR..BAYRAMLAR..MUTLU BAYRAMLAR!..
